Site Rengi

DOLAR 32,5826
EURO 34,7975
ALTIN 2.513,17
BIST 9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 14°C
Yağmurlu
İstanbul
14°C
Yağmurlu
Cts 20°C
Paz 21°C
Pts 23°C
Sal 22°C

“40 yaş ve üstü tütün kullanan her 5 kişiden biri KOAH”

MEDİCANA INTERNATİONAL İSTANBUL HASTANESİ GÖĞÜS HASTALIKLARI UZMANI UZM. DR. FATİME YAVUZ

09.02.2021
80
A+
A-

Her yıl KOAH nedeniyle yaklaşık 3 milyon kişinin hayatını kaybettiğini söyleyen Uzm. Dr. Fatime Yavuz, “KOAH, tüm dünyada üçüncü ölüm nedeni olarak karşımıza çıkmaktadır. Ülkemizde 40 yaş ve üzeri tütün kullanan her 5 yetişkinden birinde KOAH bulunmaktadır” dedi.

Medicana International İstanbul Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Fatime Yavuz, KOAH’ın belirti ve tedavi yönteminden bahsetti. KOAH’ın ’Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı’nın baş harflerinin kullanılmasıyla oluşan kısaltma olduğunu söyleyen Dr. Yavuz, “Kronik; ’müzmin veya süregen’, Obstrüktif; ’tıkayıcı daraltıcı’ anlamına gelmektedir” dedi. KOAH’ın tütün dumanı, zararlı gaz ve parçacıklara bağlı havayollarında mikrobik olmayan bir iltihaba bağlı olarak gelişen ilerleyici bir hastalık olduğunu dikkat çeken Dr. Yavuz, “Bu iltihaplanmaya bağlı olarak havayolları giderek daralırken, akciğer dokusunda ise hava keseciklerinde (alveol) geri dönüşümsüz genişlemeler ve harabiyet ortaya çıkar. Her yıl KOAH nedeniyle yaklaşık 3 milyon kişi kaybedilmektedir ve tüm dünyada üçüncü ölüm nedeni olarak karşımıza çıkmaktadır. Ülkemizde 40 yaş ve üzeri tütün kullanan her 5 yetişkinden birinde KOAH bulunmaktadır” diye konuştu.

“Erken tanı büyük önem taşımaktadır”

Dr. Yavuz, sözlerine şöyle devam etti: “KOAH hastalığında ortaya çıkan değişiklikler, tanıda gecikilirse geri dönüşümsüz ve ilerleyici olduğundan bu hastalığın tanınması ve erken tanı konması büyük önem taşımaktadır. Hastaların bir kısmında başlangıçta sabahları daha belirgin olan öksürük ve balgam çıkarma olabilir. Balgam; genellikle beyaz renkli, yapışkan, az miktarda ve koyu kıvamlıdır. Başka bir nedene bağlı olmaksızın, birbirini izleyen iki yıl boyunca; her yıl en az üç ay süre ile balgam çıkarma şikayeti olan olgular ’Kronik Bronşit’ olarak değerlendirilir. Bu hastalarda daha sonraki yıllarda KOAH ortaya çıkar”.

“KOAH düşünülen her olguda nefes ölçüm testi yapılmalı”

Başlangıçta olan öksürük ve balgam çıkarma genellikle kişiler tarafından sigara içimiyle ilişkilendirildiğini belirten Dr. Yavuz, “Kişi, erken dönemde doktora başvurmaz. Solunum fonksiyonlarındaki kayıp ilerledikçe nefes darlığı belirgin hale gelir. Genellikle hastalar nefes darlığı başladıktan sonra hekime başvurur. Hastalık ilerledikçe kan ve doku oksijen düşüklüğü nedeni ile dudaklar, dil ve parmaklarda morarma gözlenir. Kan karbondioksit yüksekliği nedeniyle ellerde titreme, gözlerde kızarma ve uykuya eğilim olabilir. Bu durumda mutlaka hastaneye başvurulmalıdır. KOAH tanısı spirometri (nefes ölçüm testi) ile konmaktadır. KOAH düşünülen her olguda nefes ölçüm testi yapılmalıdır. Ağrısız, basit ve tekrarlanabilir bir ölçüm yöntemidir. Hastalığın tanısının kesinleştirilmesinde, şiddetinin belirlenmesinde ve izlemde büyük önem taşımaktadır” dedi.

“Temel amaç hastanın şikayetlerinin azaltılmasıdır”

Dr. Yavuz, “Akciğer grafisinde (röntgen) hastalıkla ilgili bulgular görülebilir, diğer akciğer hastalıklarının dışlanması için gereklidir. Akciğer bilgisayarlı tomografi çekimi her hasta için zorunlu değildir. Ancak gerekli görüyorsa çekilebilir. KOAH tedavisinde temel amaçlar; hastanın şikayetlerinin azaltılması ve giderilmesi, alevlenmelerin önlenmesi, yaşam kalitesinin arttırılması, yaşam süresinin uzatılmasıdır” dedi.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.