Site Rengi

DOLAR 32,5111
EURO 34,9079
ALTIN 2.434,99
BIST 9.915,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 17°C
Az Bulutlu
İstanbul
17°C
Az Bulutlu
Sal 16°C
Çar 18°C
Per 19°C
Cum 19°C

Bireysel tıpla hastalıkların teşhisi daha net konuluyor

GENETİK UZMANI PROF DR. İLHAN SEZGİN

09.05.2021
127
A+
A-

Genetik Uzmanı Prof Dr. İlhan Sezgin, bireysel tıpla birlikte hastalığın teşhisinin daha net, tutarlı ve erken evrede konulabildiğini söyledi.

Günümüzde giderek gelişen bireysel tıp veya kişisel tıp hakkında bilgi veren Medicana Bursa Hastanesi Genetik Uzmanı Prof. Dr. İlhan Sezgin, “Gelişen moleküller teşhis araçları tedavide yeni rehberliklere yol açmıştır. Hedefe yönelik tedaviler için hassas tıp gelişim göstererek yeni tedavilerin önünü açmıştır. Kişiye özgü tedavinin gündeme gelmesi ile etkin tedavi sonuçları elde edilmeye başlandı. Bu da klasik tıp çağından genomik çağın kişisel tıbbına doğru bir gelişme seyri gösterdi ve göstermeye devam etmektedir. Yani bireysel tıpta doğru hasta, doğru ilaç, doğru doz ve doğru zaman kavramları ile hastalara yaklaşım gösterilmektedir. Örnek verecek olursak günümüzde kanser moleküler teşhise göre sınıflandırılarak tedaviye gidilmektedir. Beyin kanseri, metastatik akciğer kanseri, meme kanseri, lösemi ve melonomada yapılan rutin teşhislerle tedavi sürdürülmektedir. Bu rutin teşhisler doktorlara uygun tedavi için bilgi vermektedir. Hekimler, bu yaklaşımı klasik tedavi ve hastalıkları sınıflandırmadan kurtararak bireysel tıpta çok daha iyi sonuçlar almalarını sağlamıştır” dedi.

Bireysel tıbbın genetik gelişme ile doğrudan ilişkili olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Sezgin, “Çünkü bireyi ilgilendiren genetik yaklaşım sergilemektedir. Ayrıca inanılmaz hızda gelişen genetik teknoloji örneğin sanger dizileme, yeni nesil dizileme ile maliyetler azalırken, genetik bilginin tıpta kullanımı giderek artmıştır. Örneğin meme kanserinde tedavi etkin hale gelirken öncesi yapılan genetik analiz ile binlerce inme geçirecek vakaların önüne geçmiş olduğu görülmektedir. Genetik ve moleküler testlerin yapılması ile ilaç seçimi daha doğru ve tutarlı bir şekilde yapılabilmektedir. İlaç uygulamasında deneme ve yanılmadan kaçınılarak tedavi maliyetleri de düşmektedir” diye konuştu.

Tedavi ve yöntemler sonucu elde edilen rakamlar ve verilere de değinen Sezgin, “Risk yönetimi ve hastalıklardan korunmada en iyi örneklerden biri kadınlarda meme kanserinin hayatları boyunca görülme ihtimali yüzde 12 iken, BRCA1 ve BRCA2 mutant gen ve varyasyonlarına sahip kadınlarda bu risk yüzde 65-85’e kadar çıkmaktadır. Bu mutant gene sahip kadınlarda over kanseri görülme riski yüzde 40-50 civarındadır. Bu kadınlarda moleküler testler yapılarak, mamografi sıklığı artırılarak gerekirse proflaktik cerrahi gibi koruyucu tedbirler alınarak hastalıktan korunabilmektedir. Aynı şey tiroid kanserlerinde MEN Tip 2A moleküler teşhisi konan bireylerde tiroidektomi yapılmasına gidilebilmektedir. Sadece verilen bu kısa bilgi ile şu sonuca varabilmekteyiz. Bireysel tıpta hastalığın tanısı net, tutarlı ve erken evrede konabilmektedir. Bu da hastalıktan korunmak için elimize yeni stratejiler verebilmektedir. Böylece hastanın genetik yapısına uygun ilaç verebilmekteyiz ve de düşük etkinlikteki ilaçların gereksiz kullanımı ve toksik etkilerinden hastayı korumuş olurken, hasta memnuniyetini sağlamış ve sağlık sisteminin kalitesini artırmış oluyoruz” şeklinde konuştu.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.