Site Rengi

DOLAR 32,5004
EURO 34,6901
ALTIN 2.496,45
BIST 9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 19°C
Parçalı Bulutlu
İstanbul
19°C
Parçalı Bulutlu
Paz 20°C
Pts 22°C
Sal 24°C
Çar 22°C

EGEİD Başkanı Ayberk Aloğlu: “Soysuzlar soyluları yargılayamaz”

ABD BAŞKANI JOE BİDEN’IN 1915 OLAYLARINA DAİR YAPTIĞI AÇIKLAMAYI VE SÖZDE SOYKIRIM NİTELEMESİNİ SERT BİR DİLLE ELEŞTİREN EGE İHRACATÇILAR DERNEĞİ (EGEİD) YÖNETİM KURULU BAŞKANI AYBERK ALOĞLU, “SOYKIRIM ARAYANLAR KENDİ TARİHLERİNE BAKSIN. SOYSUZLARIN SOYLULARI SOYKIRIMLA SUÇLAMASI KOMİKTİR.” DEDİ.

25.04.2021
78
A+
A-

ABD Başkanı Joe Biden’ın 1915 olaylarına dair yaptığı açıklamayı ve sözde soykırım nitelemesini sert bir dille eleştiren Ege İhracatçılar Derneği (EGEİD) Yönetim Kurulu Başkanı Ayberk Aloğlu, “Soykırım arayanlar kendi tarihlerine baksın. Soysuzların soyluları soykırımla suçlaması komiktir.” dedi.

ABD Başkanı Joe Biden’ın 1915 olaylarına ilişkin ‘Soykırım’ nitelemesini kullanmasına tepkiler artarak devam ediyor. EGEİD Başkanı Ayberk Aloğlu da Biden’ın açıklamalarına sert tepki gösterdi. Aloğlu, “Ermenilerin uydurduğunu dünyaya tekrar tekrar anlatmanın anlamı yoktur. Çünkü dünya, olayları başlatanın, asıl soykırımcının Ermeniler olduğunu hepimizden iyi biliyor. Amaçları bizi savunma pozisyonunda tutmak ve bu yalanı kullanıp hareket alanımızı kısıtlamaktır. Çok güvendikleri, bizim gibi toplumları itham ettikleri adalet mekanizmasını değil, siyasi kurumlarını harekete geçirip mahkemesiz ve muhakemesiz bir suç isnadı ile sadece bugünümüzü değil, dünümüzü ve yarınımızı da tutsak etme gayretindeler. Mesele Ermeni meselesi olsa şimdiye çoktan çözülürdü. Mesele dünyanın geri kalanının bu coğrafya üzerindeki ezoterik, tarihi, mitolojik, ekonomik, jeostratejik emellerini soykırım iddiasını koçbaşı yaparak hayata geçirme telaşıdır. Metz Yeghern der veya Genocide… esasında hiçbir fark yoktur. Halkımızın deyimiyle ‘Ha Hasan kel demişsin, ha Kel Hasan!’. Konu bu söylemden sonra tutunacak tavırdır. Metz Yeghern’i yıllardır söyleyegeldiler, dünya alıştı ve bayağılaştı. Fakat ‘Soykırım’ denildiği an en üst perdeden cevabı verilmelidir. Bu işin şakası olmaz! Yıllardır milletimize yaşatılmak istenen ‘Haşlanan kurbağa sendromu’ böyle böyle hayata geçiriliyor zaten. Cevap bütün imkanlar kullanılarak verilmelidir. Eğer layığı ile cevap verilemezse ileride doğan her Ermeni çocuklarımızdan tazminat ister ve bizi katledenlere biz bakmak zorunda bırakılabiliriz. Metz Yeghern veya Soykırım arayanlar kendi tarihlerine baksın. Soysuzların soyluları soykırımla suçlaması komiktir.” dedi.

“Ulusal egemenlik, başkalarının vereceği şu veya bu karara göre kaygılanmaktan ziyade, ulusunun, milletinin vereceği kararlara odaklanmayı gerektirir.” diyen Aloğlu açıklamasını şöyle tamamladı: “Tarihin sayfalarına tertemiz, çocuk saflığında geçmişiyle kaydolmuş bu milleti soykırım ithamıyla terbiye etmeye hevesliler cevap vermelidir; Vatanına konduğunuz Kızılderililer nerede? Utanmadan filmlerini yapıp nasıl katlettiğinizi tüm dünyaya ilan ettiniz üstelik. Şimdi sirk hayvanı muamelesi yapıp kıyıda-köşede kalan üç-beş aileyi turistik gezilere konu edip onurlarını da katlediyorsunuz. Japonya’ya attığınız iki atom bombası ile ilk dalgada 2 milyon kişiyi katleden, 70 yıldır o bombaların etkisiyle anne karnındaki ceninlerin öldüğü, insanların nükleer etkilerle her an hayatını verdiği bu caniliği de biz mi yaptık? Irak, Miammar, Afganistan, Suriye, Libya, Yemen, Filistin şu an oluk-oluk kan akıtırken, orada uygulanan dinî soykırımda kimlerin eli var? Sömürgelerinde insanlık onurunu katledenler şimdi neyin kavgasında Allah aşkına? Biden seçilince davul-zurna ile kutlama yapacak derecede sevinenleri hatırlıyoruz. ‘Soykırım’ kelimesinden ziyade sonraki ‘Suçlamak için değil bir daha yaşanmasın diye söylüyorum’ cümlesi anlamı yumuşatmak için değil, pekiştirmek için kurulmuş bir cümledir. İçeriğinde ‘Sizin bunu tekrarlama ihtimaliniz var ve ben bu beyanımla onun önünü almak istiyorum.’ vurgusu vardır. Tamamıyla fecaat! Bir an önce Hocalı soykırım olarak tanınmalı ve dünyaya ilan edilmelidir. Sonrasında ise Kızılderililer ile diyaloğa girilip onların başına gelenlerin soykırım olduğunu açıklamak için uygun zaman beklenmelidir. Bu konu TV’lerde ve diğer kanallarda tartışma konusu edilmeli ve toplum bu konuda bilinçlendirilmelidir.”

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.