Site Rengi

DOLAR 32,3733
EURO 34,9950
ALTIN 2.325,67
BIST 9.091,44
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 23°C
Az Bulutlu
İstanbul
23°C
Az Bulutlu
Cts 21°C
Paz 22°C
Pts 24°C
Sal 19°C

Ergenler eller sürekli cepte dolaşıyor ve el sıkışmaktan kaçınıyorlarsa dikkat

GÖĞÜS CERRAHİSİ UZMANI DOÇ. DR. ÖZKAN DEMİRHAN

20.05.2021
121
A+
A-

Ellerde ve koltuk altında aşırı terleme yetişkinlerde olduğu gibi ergenlik döneminde de görülüyor. Bu gibi durumlarda yetişkinler kadar ergen çocukların da psikolojisi ve sosyalleşmesi olumsuz etkileniyor.

Aşırı terlemenin kişilerin sosyal yaşantısını olumsuz etkilediğine değinen Göğüs Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Özkan Demirhan, “Aşırı terleme şikayeti ile gelen hastayı ilk karşılaşmada tanıyabiliyoruz. Elimizi hastamıza uzattığımızda hasta elini çekinerek uzatır. Tokalaşma aşaması oldukça önemli bir aşama çünkü tokalaşma sırasında hastanın elinin ısısını ve ıslaklığını kontrol etmeye çalışıyorum. Ayrıca bu tarz hastaların çoğunluğu tokalaşmadan önce ellerini ya üstüne siler ya da yanında peçete taşırlar. Bu yüzden konuyu çözmek üzere doktora geldiklerinde bile çekingen olduklarını görüyoruz. Bundan dolayı aşırı terlemenin sosyalleşmede de önemli bir engel olduğu kanısını biz de destekliyoruz. Ellerin dışında yüzde ve koltuk altında meydana gelen aşırı terleme de sosyal yaşantıda sorun teşkil ediyor” şeklinde konuştu.

Okul performansını da olumsuz etkiliyebiliyor

Ergenlik döneminde görülen aşırı terlemenin olumsuz etkilerine değinen Demirhan, “Hiperhidrozis yani aşırı terleme ergenlik döneminde de yaşam kalitesi, günlük sosyal aktivitesi, okul performansı ve psikolojik durumu üzerine olumsuz etkileri olan bir sağlık sorunudur. El ve koltuk altı hiperhidrozis bazen o kadar fazladır ki, elde terleme damlama şeklinde görülebilir. Eller cepte gezme, el sıkışmaktan kaçınılması, yazılı kağıtların ıslanması sorgulamada en dikkat çeken durumdur. Fizyolojik olarak el terlemesi doğum sonrası, aksiller terleme ergenlik sonrası başlar. Ergenlik döneminde hiperhidrozis ihmal edilmemeli ve uygun tedavi yöntemleri kullanılmalıdır” dedi.

Doç. Dr. Özkan Demirhan tedavi şekillerine değinerek sözlerine şu şekilde devam etti. “Erişkinlerde uygulanan tedavi yöntemleri ergenlik dönemlerinde net olarak tanımlanmamıştır. Cerrahi 14 yaşından sonra nadir de olsa gündeme gelebiliyor ama bu durum da vaka bazlı kişiye özel gerçekleşiyor. Bölgesel hiperhidrozisizin değişik tedavi yöntemleri olmasına rağmen kesin ve kalıcı tedavisi cerrahi tedavidir. Cerrahi tedavi olarak minimal invazif yöntem olan Endoskopik Transtorasik Sempatektomi(ETS) uygulamaktayız. Burada temel mekanizma terleme bezlerine sinyal taşıyan sempatik sinirin blokajıdır. Bugün artık orta ve ciddi el, koltukaltı ve yüz terlemelerinde ETS uygulanmaktadır. Başarı oranı yüzde 100’e yakındır. ETS operasyonu sonrası hastalarımızı günü birlik taburcu etmemize rağmen maksimum bir gün yatış sonrası sorunsuz ve terlemesinin olmadığı bir şekilde taburcu etmekteyiz.”

Aşırı terleme her zaman ir hastalık belirtisi değil

Aşırı terlemenin her zaman bir hastalık belirtisi olmayacağını ancak yine de bakılması gereken önemli testler olduğuna dikkat çeken Demirhan, “El ve koltuk altındaki terleme göğüs kafesinin içindeki sempatik sistemin aşırı aktivasyonu ile ter yuvalarının aşırı çalışması ile meydana geliyor. Bu yüzden bir hastalık belirtisi değildir. Ancak terleme bazı hastalıklarda daha fazla olmakta özelikle tiroit bezinin fazla çalışması ilk akla gelen durumdur ve bazı nadir görülen metabolik hastalıklarda da aşırı terleme olmaktadır. Belli metabolik testler var, bunların yapılıp yapılmadığına bakıyoruz. Eğer hasta bunları yaptırmamışsa mutlaka endokrinoloji ya da dahiliye polikliniğine gönderiyoruz ya da tam tersi onlar baktı ise bize gönderiyorlar. Hastanın ailesinde aşırı terleme hikayesi olup olmadığı, uykuda terleme olup olmadığı, her iki tarafta terlemenin olup olmadığı ve yaşadığı bölge, iş ortamının ısı durumunu, kıyafet alışkanlığını sorguluyoruz. Tüm bunları sorguladıktan sonra uygun hastalarda cerrahi tedavi yapıyoruz’’ ifadelerini kullandı.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.