Site Rengi

DOLAR 32,4821
EURO 34,7942
ALTIN 2.490,50
BIST 9.552,38
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 16°C
Az Bulutlu
İstanbul
16°C
Az Bulutlu
Cum 14°C
Cts 19°C
Paz 20°C
Pts 18°C

LGS başarısını artırmak için anne-babalara altın değerinde tavsiyeler

ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ ÖZEL VAKIF OKULLARI PSİKOLOJİK DANIŞMANI AYŞENUR UYANIK, YAKLAŞMAKTA OLAN LİSELERE GEÇİŞ SİSTEMİ (LGS) ÖNCESİNDE ANNE-BABALARA TAVSİYELERDE BULUNDU.

26.05.2021
107
A+
A-

Atatürk Üniversitesi Özel Vakıf Okulları Psikolojik Danışmanı Ayşenur Uyanık, yaklaşmakta olan Liselere Geçiş Sistemi (LGS) öncesinde anne-babalara tavsiyelerde bulundu.

Öğrencilerin bir yıla yakın süredir hazırlandığı sınav gününün yaklaştığını belirten Uyanık, anne-babaların da en az öğrenciler kadar heyecanlı olduklarını ifade ederek şunları kaydetti;

“Biliyoruz ki sizler de en az çocuklarınız kadar heyecanlısınız. Anne- baba olarak heyecanınızı, endişelerinizi, beklentilerinizi çocuklarınıza ne kadar az yansıtırsanız bu süreçte sadece çocuklarınız için değil sizler için de daha faydalı olacaktır. Öğrencilerimiz yoğun bir hazırlık sürecinde ellerinden gelenin en iyisini yapma konusunda gayret gösterdiler. Kimi zaman sıkıldılar, bunaldılar, bazen pes ettiler ama en sonunda toparlanarak hepsi bu süreci ileriki hayatlarına dair önemli tecrübeler edinerek tamamladılar. Sınava günler kala öğrencilerimiz için önemli önerilerde bulunurken siz değerli anne -babalara da altın değerinde tavsiyelerden oluşan birkaç başlık ele almak istedik.”

Çabasını Takdir Edin

Psikolojik Danışman Ayşenur Uyanık konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu: Çocuklar, en çok anne babalarını mutlu etmek ve gururlandırmak ister. Onlardan aldıkları olumlu geri bildirimler ile kendilerini daha iyi hisseder ve güçlenirler. Bu nedenle; anne ve babalar, çocuklarının sınava hazırlanırken sergilediği doğru davranışları onlarla paylaşmalı, gösterdikleri çabaya vurgu yaparak, onları yüreklendirmelidirler.

Kıyaslamalardan Uzak Durun

Çocuğunuz ve başka çocuklar arasında kıyaslama yapmamanızı öneririz. Gereken durumlarda çocuğunuzu sadece kendisiyle kıyaslayabilirsiniz. Yani önceki başarısı, önceki davranış biçimleriyle şimdiki durumu kıyaslamak daha olumlu sonuç verecektir.

Huzurlu Bir Ortam Oluşturun

Her ailede zaman zaman olağan sayılabilecek tartışma ve çekişmeler olmaktadır. Olağan tartışmalar sağlıklı iletişimin de göstergesidir. Ancak tartışmaların huzuru bozacak düzeye gelmemesine özen gösterilmelidir.

Uygun Model Olun

Bilindiği üzeri anne- babalar çocukların en yakınındaki rol modellerdir. Eğer siz kaygılı olursanız çocuğunuzun da kaygılı olma ihtimali yüksektir. Bu sebepten kendi stres ve kaygılarınızı azaltıp sakin olarak onlara güven verebilirsiniz.

Sevgiyi Şartlı Sunmayın

“Başarılı olursam beni daha çok severler” düşüncesine öğrencilerde sıkça rastlanmaktadır. Başarılı ya da başarısız her koşulda onların yanında olabileceğimizi onlara hissettirmelisiniz.

Beklentileriniz Gerçekçi Olsun

Her anne baba çocuğunun daha özel olduğunu düşünür Oysa her insanın belli alanlarda kuvvetli yönleri olabildiği gibi belli alanlarda da zayıf özellikleri olabilir. Beklentileriniz ile çocuğunuzun yapabilecekleri birbiriyle uyumlu olursa çocuğunuz daha az kaygı yaşayabilir.

Güveninizi Hatırlatın

Anne ve babaların “sana güveniyorum” ifadesini öğrenciler genelde “senden bekliyorum” şeklinde algıladıklarından bu ifadeyi sıkça kullanmak olumlu bir etki yaratmamaktadır. Hatta kaygıyı daha fazla artırabilmektedir. Eğer çocuğunuzun gerçek anlamda çalıştığını gözleyebiliyorsanız” ne kadar emek harcadığını görüyorum, hiçbir emek karşılıksız kalmaz” demek daha etkili olabilir.

Negatif Motivasyondan Uzak Durun

Bazı anne-babalar çocuklarını motivasyonunu artırmak için;” bu gidişle sen kazanamazsın, yata yata sınavı kazanılmaz” gibi sözler söyler. Ancak negatif motivasyon pek az öğrencide başarı sağlar. Çoğu öğrencinin kendisini başarısız görmesine neden olarak kaygısını artırabilir.

“Bu Sınav Geleceğin” Demeyin

Sınavdaki başarısını gelecekteki başarısı ile eş tutmak öğrencilerin üzerindeki baskıyı artırır. Anne babalar sınav hakkında konuşurken:” bu sınav geleceğin çok çok önemli, çok çalışmalısın!” “Böyle giderse istediğin okula gidemeyeceksin” gibi söylemlerden kaçınmalı. Eleştirilerde yapıcı bir dil kullanmalıdır.

Çocuğunuzla Sınav Öncesi Konunuz Sadece Sınav Olmasın

Aslında bu konuyu tüm okul hayatı boyunca uygulamalıyız.” Fen testini bitirdin mi?” ve “Kaç soru çözdün?” soruların dışında da konularla yaklaşmalıyız. Arkadaşları, hobileri okuduğu kitaplarla ilgili çeşitli konularda çocuklarımızla sohbet etmeliyiz.

Çocuklara hayat boyu yol gösteren kişiler anne babalardır. Anne ve babaların çocuklarına örnek olmaları kendilerinden olumlu örnek vermeleri doğru olur. Çocuk sınavı başaramazsa dünyası yıkılacak şeklinde bir düşünceye kapılmamalıdır. Sınav onun gelecekteki hayallerine, hedeflerine ulaşmada yalnızca bir araçtır. Sınavda aldığı not onun kişiliğini ve değerini belirlemez. “Ya başaramazsam “düşüncesi ile giren çocukların sınavda stres altında olduğunu ve çoğunlukla da başarısız olduğunu unutmamalıyız.

Rehberlik Servisiyle İletişim Halinde Olun

Sınava hazırlık sürecinde birçok zorlu dönem ile karşılaşabilirsiniz. .Bunları aşmanıza yardımcı olabilmek için rehberlik servisi ile iletişim halinde olmanız, sorunları gecikmeden rehberlik servisi ile paylaşmanız problemlerin çözümünü kolaylaştıracaktır.

Değerli anne- babalar gelecekte de çocuklarınız daha pek çok hayat sınavlarına girip çıkacaklar. Önemli olan, bu hayat sınavlarında sağlam durabilmeleri ve kazanabilmeleridir. Bizlerin görevleri de aslında budur: Onları kendine güvenen, kendisiyle ve çevresiyle barışık, hayattan keyif alan, yaptığı iş her ne olursa olsun, severek yapan, güzel ve sağlıklı insanlar olarak yetiştirmek.

Bunun yolu iki üç saatlik sınavlardan geçmek zorunda olmaktan değil; mutlu aile ortamlarında ve onlara verebileceğimiz sonsuz, koşulsuz, şartsız sevgiden geçer. Unutmayın; en büyük başarı, hayatı hakkını vererek yaşayabilmektir.”

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.