Site Rengi

DOLAR 32,4563
EURO 34,8688
ALTIN 2.443,33
BIST 10.082,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 17°C
Az Bulutlu
İstanbul
17°C
Az Bulutlu
Sal 15°C
Çar 18°C
Per 19°C
Cum 17°C

Minik Eylül’ün ölümüne dair okul müdürüne açılan davanın ilk celsesi görüldü

AVCILAR’DA SERVİS ARACININ ALTINDA KALARAK HAYATINI KAYBEDEN EYLÜL MİRZAOĞLU’NUN (8) ÖLÜMÜNE İLİŞKİN OKUL MÜDÜRÜ UMUR BUĞA’YA AÇILAN DAVANIN İLK CELSESİ GÖRÜLDÜ. SANIK BUĞA, “OKUL MÜDÜRÜ SIFATIYLA HER TÜRLÜ ÖNLEM VE TEDBİRLERİ ALMIŞTIM” DEDİ.

22.04.2021
87
A+
A-

Avcılar’da servis aracının altında kalarak hayatını kaybeden Eylül Mirzaoğlu’nun (8) ölümüne ilişkin okul müdürü Umur Buğa’ya açılan davanın ilk celsesi görüldü. Sanık Buğa, “Okul müdürü sıfatıyla her türlü önlem ve tedbirleri almıştım” dedi.

Avcılar’da 7 Kasım 2019’da Mehmetçik İlköğretim Okulu’nda bahçeye giren servis aracının altında kalarak hayatını kaybeden Eylül Mirzaoğlu’nun ölümüne ilişkin okul müdürü hakkında açılan davanın ilk celsesi görüldü. Küçükçekmece 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nde gerçekleşen duruşmaya, sanık Umur Buğa, müşteki Cahit Mirzaoğlu ile taraf avukatları katıldı.

Yazılı savunmasını sunan sanık Umur Buğa, “Söz konusu olayda benim herhangi bir kusurum yoktur. Okul müdürü sıfatıyla her türlü önlem ve tedbirleri almıştım. Suçlamaları kabul etmiyorum. Beraatimi istiyorum” dedi.

Müşteki avukatının “Ne gibi önlemler aldınız” sorusu üzerine sanık Buğa, “Ben okula başladığımda okulda iki yaya giriş kapısı vardı. Okulumuzun olduğu sokakta dar bir sokaktır. Bunu görüp arkada bir kapı daha açarak yaya ve araç trafiğini rahatlattım. Emniyete ve zabıta müdürlüğüne gerekli yazıları yazdım. Araç giriş çıkışımızda yaya girişinden ayrı yerdedir. Giriş yapan araçlar için mantar koydurtmuştum. Servis araçlarının kontrolü için kulübe ve bir görevlinin hazır olmasını sağladım. Servis şoförlerini de sözlü olarak gerekli hususlarda uyarmıştım hatta sözleşmede bu konuyla alakalı bir madde bile var. Bu önlemlerin hepsi olaydan önce alınmıştır” yanıtını verdi.

Müşteki avukatı, sanığın servis şoförünün yargılandığı duruşmada tanık olarak dinlendiğini hatırlatarak, “Sanık, kaza yapan şoförü birçok defa uyardığını ve bu uyarılara aldırış etmeden okula giriş çıkış yaptığını belirtmiştir. Bir okul müdürü olarak bu durumla ilgili olarak sözle uyarıyı dinlemeyen şoförle çalışmanın durdurulması gerekirdi. Okul yöneticisi olarak bu sorumluluğunu yerine getirmemiştir. Dolayısıyla olayda aslında asli kusurludur. Sanığın kusurunun yeniden tespit edilmesini istiyoruz” dedi.

Minik Eylül’ün babası Cahit Mirzaoğlu da, “Ben kızımı kaybettim. Şikayetçiyim” dedi.

Mahkeme heyeti, tanıkların dinlenmesi ve eksik belgelerin hazırlanması için duruşmayı bir sonraki celseye erteledi.

İddianameden

Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, okul müdürü şüpheli Umur Buğa hakkında soruşturma izni verildiği belirtilerek, “Şüpheli Umur Buğa atılı suçlamayı kabul etmedi. Okul Servis Araçları Yönetmeliği kapsamında okul alanındaki indirme-bindirme yerlerinin belirlenmediği, taşımacılar ile taşıma faaliyetinde çalışan personelin okul alanını kullanmalarına yönelik düzenlemeler yapılmadığı” vurgulandı. MEB Okul Öncesi ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliği kapsamında yapılması gerekenlere de değinilen iddianamede “Nöbetlerde uyulması gereken esaslarla ilgili okul yönetimince nöbetçi öğretmen görev talimatnamesi hazırlanıp öğretmenlere yazılı olarak imza karşılığı tebliğ edilmediği, diğer personelin görevleri de ilgili mevzuat çerçevesinde okul müdürünce belirlenerek ilgililere yazılı olarak tebliğ edilmediği anlaşılmıştır” denildi.

Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nin raporunda da “Kazaya karışan servis aracının bahçeye giriş yapmasını önleyecek tedbirleri ya da bu araç sürücüsünün güvenli şekilde manevra yapmasını sağlayacak önlemleri aldırmayan idarenin olayda alt düzeyde tali kusurlu olduğu” tespitlerine yer verildi.

Umur Buğa’nın ’taksirle ölüme sebep olma’ suçundan 3 yıldan 6 yıla kadar hapis ile cezalandırılması talep edildi.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.